Minik şişelerle dönence rüzgar çanı
Nasıl, nereden resimleyim derken epeyce bir çaba sarfettim en sonunda sizlere Konya’dan bir sonbahar manzarasıyla birlikte eserimi sunmaya karar verdim 
Hiçbir yerden esinlenmeden tamamıyla kendi tasarladığım bu rüzgar çanını yarışmaya uygun bulup yaptım. Aslında bu fikirde taa minik bereket şişesi magnetleri yaptığımdan bu yana ertelediğim bir projeydi. Eh kısmet sonbahara ve yarışmasınaymış. Neyse efendim araya birkaç resim daha ekleyip devam edelim…
Bu daha yakın çekim.Ortası:)
Güneşle birlikte şişelerdeki renklerin ışıltısınıda görmenizi istedim.
Şimdi sıra yapım aşamasında: Öncelikle bu bir poşet dolusu ilaç tüpünü (adı folikonmuş). Yıkadım,temizledim ve kuruttum.
Sonra onları yine sonbahar renklerinde boyadım.
Yine atılmayıp saklanan ahşap bir kuruyemiş kutusunu sprey yaldızla hafifçe boyayıp lehim makinesiyle eşit aralıklarla deldim.
Evde bulunan sarı floş ipe iğne ile kapakları ve düğümler atarak boncukları geçirdim. Kısadan uzuna kademeli bir şekilde dizayn ettim. Orta kısmına dört renkli şişeyi farklı boylarda yerleştirdim.
Püf noktası: Uzum kısımda kalan taraf şişelerin ağırlığıyla eğrildiğinden kısa taraftaki şişelerin içine kokulu ince kum koyarak dengeli durmasını sağladım.
Flakonların plastik kapaklarında iğne delikleri olduğundan onlarda rüzgarın esintisiyle sesin yanısıra güzel bir koku verir diye düşündüm. Maliyet olarak bana yalnızca boya masrafıyla çok ucuza gelen rüzgar çanımı penceremin önüne koydum. Şişelerin çıkardığı ahenkli sesi dinleyip sonbahar güneşinin vurduğu yansımalarla ışıldayan renklerini keyifle seyrediyorum şimdi