Terrarium sanatı

Terrarium
Aslında sanat olduğunu bilmeden bulaştım ben bu işe Çiçekleri ve bitkileri farklı şekillerde dizayn etmeyi seven bir insanım ben. Geçtiğimiz aylarda bir yapı marketten aldığım Selegwella isimli bitkiyi cam bir kaba dikerek top seklinde sekillenmesini sağlamış ve hoş bir görüntü haline getirmiştim. Herkesin ilgisini çekmiş eve gelen misafirlerimiz tarafından çokça beğenilmişti. Hatta ilk bakışta yapay olduğunu düşünenler ya da fesleğen zannedenler olmuştu.

Bundan sonrasında bir arkadaşımdan aldığım minik bir kaktüsü cam fanusa dikmem de oldukça beğeni aldı. Daha sonrasında da bir çiçekçiden mavi çim adı verilen bir bitki almıştım, yine bunu da cam bir fanusa dikerek salonumdaki sehpa için dizayn ettim. Son yaptığım mavi çimi instagrama koyarken #minigarden diye bir topik koymuştum öylesine bilmeden, sonra bu topiğe tıklayınca benim dışımda birçok insanın bu tarz şeyler yaptığını bu akımın ya da bu sanatın adının terrarium olduğunu bu vesileyle öğrenmiş oldum.

Yukarıdaki size bahsettiğim selengwella bitkisi.


Ve bu da fanustaki mavi çim.

Bunun öncesinde kafamda kaktüslerle ilgili bir tasarım vardı. Baktım bu şekilde binlerce tasarım var, ben daha değişik bir şey yapmaya karar verdim. Eşim de yaptığım şeylerden oldukça hoşnut olmuş olsa gerek ki bir pazar kahvaltı sonrasında hadi dedi ne istiyorsan ne lazım ise gidip alalım sana Kahvaltı bulaşığını dahi tezgahta bırakarak büyük bir sevinçle hazır ve nazır kapıda bittim hemen

Alış-verişimizi yaptık, zar zor kendime uygun bir kap bulduktan sonrasında yorgun bir şekilde döndük evimize. Çünkü yapacağım dizayna uygun bir kap bulmak hiç de kolay olmadı açıkçası.
En nihayetinde cam bir kek fanusunun kapağını ters çevirip alt standına japon yapıştırıcısı ile yapıştırarak bir alan elde ettim, sonrasında başladım dizayn etmeye.

Öncelikle altına toprağın ve köklerin rahat hava alabilmesi için ince taşlardan ve büyük taşlardan bir zemin ekledim. Ardından aldığım kaktüs toprağını döşedim ve birer birer kaktüsleri ekmeye başladım. Yalnız bana kalırsa bu işin en zor yanı kaktüsleri ekmek oldu. Çok kalın bir iş eldiveni kullanmış olmama rağmen ara sıra kaktüslerin gazabına uğramaktan kendimi kurtaramadım.
Son olarak kaktüslerin yanına iki melek biblo ve denizden bunun için topladığım çeşitli renk ve boylardaki taşları ekleyerek tasarımımı bitirdim.
Çok şık ve çok huzur verici oldu, önce kendim çok beğendim doğrusu. Şu anda salon masamızda göz zevkimizi okşamaya devam ediyor

Daha detaylı olarak blogumdan da bakabilirsiniz.


Başlangıç için alta döşenen taşlar


Sonrasında kaktüsleri dikmeye başladım


Ardından taşları ve biblolarımızı yerlerine yerleştirdim


Ve ortaya böyle bir şey çıktı


İlk sulamasını yaptım


Meleğin birinin sepetine minik bir selengwella diktim.


Exit mobile version