Tüm on marifet ailesine yürekten merhabalar,uzun süredir takip ettiğim ve bağımlısı olduğum bir site burası.İlk yazımı göndermek te bugüne kısmetmiş.Kendi evim için kuru dallardan yaptığım bir aksesuarımı paylaşmak istedim sizlerle,umarım beğenirsiniz.sevgiler…
Bazen projeyi yaparken dalar gider kelimelerin gücüne takılırsınız ya, benimkisi de öyle oldu bu çalışmayı gerçekleştirirken. Projeyi yapmak bir kenara dursun hemen kalem kağıda sarılır başlarım yazmaya. En nihayet yazmak bitince...
Kuru bakliyatlarla çerçeve süsleme harika bir fikir değil mi? Şahsen ben bayıldım. Üstelik gerçekten de kolay bir diy kendin yap çalışması. Hem ne yapsam da bugün güzel vakit geçirsem diyenler...
Kuru dallarla çerçeve yapımı ya da süsleme fikri yeni bir şey değil, ama hala çok şık duran naturel dekoratif objelerden hoşlananlara seslenen ve de yapımı gayet kolay olan bir şey....
Fıstık kabuklarından çiçek yapımı. Antep fıstığı hepimizin bildiği gibi çok sevilen bir kuruyemiştir. Kabukları ise sert ve yaklaşık olarak birbirine simetriktir. İşte biz de bu kabukları değerlendirmeyi düşündük. Ve güzel...
Konu aşk olunca aklıma bu manzara geldi. Sessiz sakin, gürültüden, dertten, kederden uzak, sadece sevdiğinle, sevdiklerinle paylaştığın huzurlu bir köşe. Böyle bir terrarium yapmak için neler lazım bakalım… Malzemeler: Kürdan...
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.
Palamutun ne olduğunu bilmeyenler olabilir. Palamut; meşe, köknar, pıynar vb. ağaçların tohumlarına verilen isimdir. İşte görüntüdekiler Bu tohumların uç kısımlarında kısa ve sivri bir çıkıntı olur. Hemen hemen hepsi de...
Evimizin aksesuarları için aslında pek de fazla para vermeye gerek yok. Birazcık çevremizde var olanları değerlendirsek kim bilir ne güzellikler ortaya çıkar diye düşünüyorum. Bu projeyi de evimde bulunan boş...
Bu yılbaşı hoş kahve aromalı olsun dedim ve kahve çekirdeklerinden süsler yapmak istedim. Çok basit ve çok eğlenceli bir çalışma oldu. Sizinle onu paylaşmak istiyorum. Sadece yılbaşı ağacının süsleri değil,...
Aslında yarışma için yaptığım ilk proje olmasına rağmen bir türlü fotoğraflar istediğim gibi olmadığı için böyle son günlere kaldı. Yine istediğim gibi değil ama yine de sizlerle paylaşmak istedim. Umarım...
Bu küçük mantar panoyu iki sene önce almıştım, ardiyelerin içinde öyle duruyordu. Deniz kenarlarından ya da dere kenarlarından taş, kabuk topladığım gibi bu kurumuş dal parçalarını da toplarım. Bana çok...
Yumurtaları tepesinden bıçağın ucuyla deldim. Yumurtanın zarını delerseniz içini boşaltmak daha kolay oluyor. Kumaşı sülfile makasıyla kare şeklinde kestim. İkiye katlayıp üçgen şeklindeki kumaşın tam ortasına yumurtayı koydum. İğne iplik...
Merhaba. Yarışmanızı görünce (ödül de uzun zamandır incelediğim sizzix olduğundan) hemen işe koyuldum. Önce malzemeleri toparladım. Ağaç kütüğüm, boya kovaları, doğal taşlar, yumurta kabukları, mukavva parçaları, alçı, tutkal, boyalar. Boya...
Çok uzun yıllar rafadan yumurta yemeyen ben, hergün bir rafadan yumurta yiyen 82 yaşında ve çok sağlıklı anneme özenip rafadan yumurta yemeye başladım. Amaaaa yumurtalık yok evde. Plastik yumurtalıklar çok...
Hoş geldiniz.İlk yorum benden olsun.Bu bitkiyi daha önce görmemiştim,adını bılıyor musunuz?Bir de,dökülmüyor mu?
ikinci hoşgeldin de bendenn… :))ahengggghoş geldin.. hoş da bir çalışma getirdin..tuffecik.. sanırım dökülmüyorlar ismini unuttum bunları bizim kuzenlerde çokça kullandı dekorlarında.. kullanışlı ve her zaman şıklığını koruyan bir dekorasyon malzemesi..selamlar…
Üçüncü hoşgeldin bendennn:)) Tasarımda çok güzel, estetik de çok güzel.
hoşgeldin, hoşluklar getirdin, güle güle kullan:)
Arkadaşlar hepinize çok çok teşekkürler,iki gündür ne zaman yayınlanacak diye heyecanla beklerken bir baktım hem yayınlanmış hemde yorumlar var,değmeyin keyfime artık:)tuffe,celebi74,kriizantem,selmatozan,sizlerin isimlerini ve eklediklerinizi çok iyi biliyorum,bana hiç yabancı değilsiniz,sürekli takip ettiğim için,ama bundan sonra ben de aranızdayım ve tekrar teşekkür ederim güzel karşılamanız için…Sevgili tuffe buçiçeğin ismini şu an hatırlayamıyorum ama kayınvaldemin bahçesinde görünce hemen el attım,önce yeşil her çiçek gibi ama kuruyunca yaprağın iki kenarından bu yapraklar soyuluyor,ben bu soyulanları yapıştırıcıyla yapıştırdım,dalda kalanlarda masamı süslüyor
dallarda kullandığım çiçeklerin soyulan yaprakları
Hoşgeldin
Gecekuşu sen misin?Sedef çiçeği diyoruz biz bunlara, annem de çok kuruturdu.Çok yakışmış salonuna.
sedef çiçeği demek, nerde bulurum acaba, fiskosun üzerindeki toplu halde olan da müthiş durmuş.Aklıma bir sürü dekorasyon tasarımları geldi bununla:)) Utandım valla şimdi, hiç duymamıştım bu çiçeği, görmüştüm ama bahçe çiçeğinden olacağı aklıma gelmemişti. İzmitte oturuyorum, nerde bulabilirim, fikri olan var mı? Yeşil yapraklıyken görsem nasıl tanırım acaba? Benimkide nasıl bir soruysa:)))
Sesi benim canım, nerden bildin yaa,şaşırdım hem de çok sevindim,teşekkür ederim,artık buralardayım,görüşürüz:)kriizantem ordaki çiçeğin yeşilini düşün aynısı,iyi güneş gören yerde yetişmesi gerekiyormuş,annem izmirde oraya götürdüm tohumlarını,istersen sana da tohumlarından gönderebilirim,biraz daha olucak elimde sevgiler…
valla gönderirsen çok menun kalırım, balokonda yetiştiririm, tabi nasıl bakılması gerektiğinide yazarsan çok sevinrim:)) Çok mu oldum ne:D
Fiskos masasının üzerinde duranlar daha bir güzel görünüyor gerçekten.Bu fotoyu eklemeniz iyi olmuş,bir güzelliğin daha varlığını öğrenmiş oldum.Ayrıca nickiniz de ilgimi çekti, ‘aheng’ hem çağrıştırdıklarıyla hem de fonetiğiyle çok güzel bir kelimedir.kriizantem haklısınız bir çok farklı şekilde kullanılabilir bunlar.Kağıtla birlikte hoş olurdu sanırım.Kart,pano v.s yapmak için.
Gecekuşum imzandan tanıdım
İyisin değil mi?Krizantem daha geçenlerde arkadaşımla soyduk kabuklarını. Tohumlarını atmadıysa ben de yollayabilirim. Yeşilken böyle olacağına inanamıyor insan.
kriizantem olurmu hiç,adresini bana ilet,hemen göndereyim.tuffe,teşekkür ederim,aheng kelimesi aynı zamanda eşimin,benim ve kızlarımın başharflerinden oluşuyor,yani her anlamda seviyorum bu kelimeyi…Sesim iyiyim canım,küçük kızımla ilgileniyorum,birazcık büyüdü de ben de tekrar sahalara dönüyim bari dedim,sen de iyisin dimi? görüşmeyeli bayaa oldu,neyse artık buradan haberleşiriz,kendine iyi bak.
Sevgili ahenk,hoşgeldiniz.Çiçekler çok ama çok güzel.ismide çok güzelmiş.kelebek kanadı gibi narin görünüyor.
gönüldenele çok teşekkür ederim…
:))iyi geceler
hoşgeldiniz,çiçekleriniz çok güzelmiş:)
sesiber, aheng İNCELİĞİNİZDEN DOLAYI ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM. Adresimi yolluyorum kış gelmeden belki yetişir çiçek:)
hoşgelmişsiniz bu çiçekleri hatırlıyorum küçüklüğümden
merhaba aheng; hoşgeldiniz aramıza … eseriniz muhteşem görünüyor kutlarım
bir geç hoşgeldin de benden olsun. Açıkcası İzmir’de oturuyorum ama ben de bu çiçeği ilk kez duydum. Hemen netten araştıracağım. Dikmem lazım bahçeye
en geç hoşgeldin benden oldu sıcsk bunlatıp kalkmasam hala uykuda oluyodum şuan daha gecikirdi hoşgeldin neyse uzuz kurtardık burda sohbet derinleşmiş bayaa:)
bende hoşgeldin demek istiyorum ahenk sana.çok doğal ve şık durmuş çiçeklerin.devamını bekliyoruz paylaşımların:)Arkadaşlar buğdayın başak halini abimin eşi kurutup vazoya koymuştu.Oda güzel duruyor.Gördünüzmü bilmiyorum.Burda olsaydı fotolardım:(
Sedef çiçeği için netten arama yaparken pek çok sitede bu yazıya rastladım. Hoşuma gitti. Yeri olmadığını düşünen arkadaşlar olur belki ama paylaşmak istedim…..Sedef ÇiçeğiMahkeme salonunda, seksenlerindeki yaşlı çiftin durumu içler acısıydı.Adam inatçı bakışlarla suskun, Nine’nin ağlamaktan iyice çukurlaşmışgözleri ve keskin çizgileriyle bıkkın bakışları süzüyordu etrafını…VeHakimin tokmak sesiyle sustu uğultu ve tok sesiyle, sözü yaşlı kadınaverdi, hakim…”Anlat teyze neden boşanmak istiyorsun…?”Yaşlı kadın derin bir nefes çektikten sonra baş örtüsüyle ağzını aralayıp,kısılmış sesiyle konuşmaya başladı…”Bu herif yetti gari, 50 yıldır bezdirdi hayattan…”Sonra uzunca bir sessizlik hakim oldu mahkeme salonunda… Sessizlik bu türhaberleri her gün manşet yapan gazetecilerden birinin flaşıyla bozuldu,kimbilir nasıl bir manşet atacaklardı, yaşanmış 50 yılın ardından…Çok sayıda gazeteci izliyordu davayı, kadın neler diyecekti..Herkes onudinliyordu.. Yaşlı kadının gözleri doldu…Ve devam etti…”Bizim bir sedef çiçeği vardı, çok sevdiğim…O bilmez…50 yıl önceydi.. O çiçeği bana verdiği çiçeklerin arasındankopardığım bir yaprağı tohumlamıştım, öyle büyüttüm.. Yavrumuz olmadı,onları yavrum bildim… Bir süre sonra çiçek kurumaya başladı. O zamanadak adadım… Her gece güneş açmadan önce bir tas suyla suluycam onudiye… İyi gelirmiş dedilerdi… 50 yıl oldu, bu herif bir gece kalkıpbir kere de bu çiçeği ben sulayım demedi… Taki geçen geceye kadar…O gece takatim kesilmiş..uyuyakalmışım… Ben böyle bir adamla50 yıl geçirdim… Hayatımı, umudumu herşeyimi verdim… Ondan hiçbir şeygöremedim.. Bir kerecik olsun, benim bildiğim görevlerden birisiniyapmasını bekledim…. Onsuz daha iyiyim, yemin ederim.”Hakim, yaşlı adama dönerek ;”Diyeceğin bir şey var mı baba” dedi.Yaşlı adam bastonla zor yürüdüğü kürsüye, o ana kadar suçlanmış olmanınutangaçlığını hissettiren yüz ifadesiyle hakime yöneldi.”Askerliğimi, reisicumhur köşkünde bahçevan olarak yaptım, o bahçeningörkemli görünümüyle büyümesi için emeklerimi verdim… Fadimemi de oradatanıdım… Sedefleri de… Ona en güzel çiçeklerden büketler verdim…O çiçeklerle doludur bahçesi… Kokusuna taptığım perişan ederyüreğimi…İlk Evlendiğimiz günlerin birinde boyun ağrısından onu hekimegötürdüm… Hekim çok uzun süre uyanmadan yatarsa boynundaki kireçsertleşir, kötüleşir dedi.. Her gece uykusunu bölüp, uyansın, gezinsindedi… Hekimi pek dinlemedi, bizim hatun…lafım geçmedi… O günlerdetesadüf bu çiçek kurudu… Ben ona gece sularsan geçer dedim.. Adakdilettim… Her gece onu uyandırdım. Ve onu seyrettim… O sevdiğimkadının yavrusu bildiği çiçekleri sularken seyrettim… Her gece o çiçekben oldum… Sanki… Ona bu yüzden tapabilirdim…” dedi adam o yaştakibir adamdan beklenmeyecek ifadelerle…”Her gece O yattıktan sonra uyandım… Saksıdaki suyu boşalttım… Sedefgece sulanmayı sevmez, hakim bey.. Geçen gece de… Yaşlılık.. Ben deuyanamadım.. Uyandıramadım… Çiçek susuz kalırdı amma , kadınımın boynuyine azabilirdi… Suçlandım.. Sesimi çıkartamadım…”O an Mahkeme salonunda herşey sustu…Ertesi sabah gazeteler “Sedef susuz kaldı” diye yine yalnızca neticeyihaber yaptılar…
Arkadaşlar hepinize ayrı ayrı teşekkür ederim,çok mutlu oldum inanın.Bana şevk verdiniz yeni çalışmalarımla eylemlerime devam edeceğim…::))adadenizi ben de izmirde büyüdüm ama hiç görmemiştim şu an ankaradayım ve kayınvaldem burada yetiştiriyor bunu, izmirde daha güzel olur dedi, bu arada hikaye de çok hoştu,çok etkilendim,paylaşım için teşekkürler…
sevgili aheng hoşgeldin aramıza
çok şık olmuş çalışmaların.ellerine sağlık güle güle kullan 
hikaye çok güzelmiş adadenizi paylaşım için teşekür ederim
fene çok teşekkür ederim…:)